semt pazarlarında bir tezgah kiralamak ve burada bir şeyler satmak zevkli bir iştir. örneğin evinizde imal ettiğiniz ürünleri ya da başka yerden satın aldığınız eşyaları kiraladığınız bu pazar tezgahında çok rahatlıkla satabilirsiniz. bu ayrıca bir iştir ve kendi asıl işinize ek olarak pazara kazanabileceğiniz bir uğraştır aslında…
istanbul’da bir çok ilçede semt pazarları kurulmaktadır. her ne kadar belediye bu semt pazarlarını kaldırmak istese de bir çoğu hala faaliyet göstermektedir.
geçen gün kağıthane’de bir semt pazarına yolum düştü ve pazarda tanıdığım bir arkadaşımın tezgah açtığını ve konfeksiyon ürünleri sattığını gördüm. selam verdim, çay söyledi, çay içtik ve bu arada iki çift laf ettik.
kaç para dedim bu tezgahın kirası, tek bir tablanın bana günlük 30 liraya kiralandığını söyledi. şaşırdım. gerçekten çok ucuz geldi bana fiyat. haftada 2 gün pazar kurulan söz konusu bölgede tezgah kiralamaya kalksan 60 lira ödeyeceksin. burada sattığın malları düşünürsen fiyat gerçekten çok ucuz. günlük 30 lira ödediğin para tezgahın sahibine ödenmesi gereken para. belediye yetkilileri ayrıca para alıyor mu, makbuz filan kesiyor mu onları soramadım. ama belediye pazardaki esnaftan para almadan insanları orada haybeye barındırmaz.
günlük 30 lira olan tezgah kirası başka semtlerde 300 liraya kadar çıkabiliyor dedi bana arkadaşım. mesela levent pazarında tezgah kiraları günlük 300 liradan başlıyormuş. pazarın en başında, girişinde bulunan tezgahlar haliyle daha pahalıymış.
bu iş, günlük 30 lira verip tezgah kiralamakla bitmiyor. bazı uyulması gereken kurallar var pazarda. diyelim ki mal sahibinden bir tezgah kiraladınız ve burada patates soğan satmak istiyorsunuz. çevrenizde aynı işi yapan birileri varsa sorun çıkıyormuş. yani siz, kiraladığınız tezgahın hemen yanındaki adamın sattığı ürünleri satamıyorsunuz, mesela adam orada patates soğan satıyorsa size mal sahibi izin vermiyormuş çünkü iş kavga noktasına kadar geliyormuş. gördüğünüz gibi kimse kimseyle ekmeğini paylaşmak istemiyor. oysa Allah herkese rızkını ayrı ayrı verir.
diğer bir konu ise semt pazarlarının istanbul trafiğini olumsuz yönde etkilemesi.
istanbul’un bazı bölgelerinde belediye yetkilileri bir çok semt pazarını kaldırdı. kaldırılan bu pazarlar belediyenin elinde bulunan büyük garajlara, açık alanlara taşındı. çünkü zaten sıkışık olan istanbul, birde pazarların kurulmasıyla iyice sıkışıyor, hayat resmen durma noktasına geliyor, ben buna bir çok defa şahit oldum. trafik alt üstü oluyor. zaten canı burnunda olan ve en ufacık olumsuz bir durumda tekme tokat kavga eden insanlar haliyle büsbütün deliriyor. düşünsenize vızır vızır işlek bir sokağa pazarın kurulduğunu ?.. o bölgeden o gün ne araba geçebiliyor ne esnaf işini yapabiliyor ne de vatandaş yürüyebiliyor, hayat felç !
bence belediye bu işi hızlandırmalı; pazar esnafına ne trafiği nede insanları zora sokan bir yer göstermesi lazım. pazar esnafı burada hizmet vermeli, malını burada satabilmeli ve öyle bir kaç gün değil haftanın her günü pazar esnafı burada pazar açmalı. insanlar istediği zaman pazara gidebilmeli ve alışverişini rahatlıkla yapabilmeli. bu hem insanları hem de pazar esnafını oldukça rahatlatacak bir iş. haftada 2 gün pazar oluyor insanlar bir anda pazara yükleniyor ortalık toz duman.